Kitabın konusu; Türkiye Türkçesinde kullanılan niteleme sıfatlarıdır.Bu konu-tespit edebildiğimiz kadarıyla kitap düzeyinde, bağımsız olarak ele alınmış ayrıntıları ve örnekleriyle incelenmiş değildir.Fatma Erkman-Akerson/Şeyda Ozil, Türkçede Niteleme Sıfat İşlevli Yan Tünceler adlı ortak çalışmalarında klasik dil bilgisinde sıfat -fiil olarak bilinen ögeleri incelemişlerdir.Bu kitabın kapsamını ise, genel olarak Türkiye Türkçesindeki niteleme olgusu ve kelime ya da kelime grubu düzeyindeki-kaılplaşmış-niteleme işlevli sıfatlar oluşturmaktadır.
TÜRKİYE TÜRKÇESİNDE NİTELEME SIFATLARI
DOÇ. DR. ENGİN YILMAZ
Dilin kullanım özelliklerinin toplumun her kesimi tarafından bilinmesi, ana dil bilincinin oluşması/yerleşmesi bakımından büyük önem göstermektedir. Çağdaş dil bilimi/dil bilgisi araştırmaları, dilin kullanım özelliklerini belirleyerek doğru ve etkin dil kullanımını sağlamayı, ana dil bilincinin oluşmasına/yerleşmesine katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Bu doğrultuda, elinizdeki kitabın yazılmasındaki temel amaç da Türkiye Türkçesi dil bilgisinin özel bir alanını ayrıntılı bir biçimde ve örneklere dayalı olarak inceleyerek, zengin ve köklü dilimizin doğru kullanılmasına ve ana dil bilincinin yaygınlaşmasına katkıda bulunmaktır.
Kitabın konusu; Türkiye Türkçesinde kullanılan niteleme sıfatlarıdır. Bu konu -tespit edebildiğimiz kadarıyla- kitap düzeyinde, bağımsız olarak ele alınmış, ayrıntıları ve örnekleriyle incelenmiş değildir. Fatma Erkman-Akerson/Şeyda Ozil, Türkçede Niteleme-Sıfat İşlevli Yan Tümceler adlı ortak çalışmalarında klâsik dil bilgisinde sıfat-fiil (İng. participle, Fr. participe) olarak bilinen ögeleri incelemişlerdir. Bu kitabın kapsamını ise; genel olarak Türkiye Türkçesindeki niteleme olgusu ve kelime ya da kelime grubu düzeyindeki –kalıplaşmış- niteleme işlevli sıfatlar oluşturmaktadır. Yani, bu kitapta birer sözlük birim (İng. lexeme, Fr. lexème) olmaları dolayısıyla kalıcı niteleyiciler incelendi. Genellikle geçici nitelikleri karşılayan sıfat-fiilleri –kalıplaşarak kalıcı nitelik bildirdikleri kullanımlar hariç- kitabın kapsamına dâhil etmedik.
Biz, bu çalışmada Türkiye Türkçesindeki niteleme işlevli sıfatları ayrıntılı bir biçimde ve kullanımı esas alıp inceleyerek, ilgili dil ögelerini doğrudan doğruya ya da dolaylı olarak ilgilendiren başlıca sorunları, eksiklikleri ve yanlışlıkları en aza indirmeyi, gücümüz yettiğince de gidermeyi amaçladık. Bu çalışma süresince zihnimizi sürekli olarak meşgul eden en önemli soru şuydu: “Acaba sıfatı doğru anlıyor muyuz?”. Konuyla ilgili olarak klâsik (geleneksel) dil bilgisi kaynaklarına baş vurduğumuzda, sıfat konusunun yeterince aydınlatılamadığını/anlaşılamadığını gördük. Kitabımızda getirdiğimizi düşündüğümüz başlıca yeni görüş ve yaklaşımlarımızı şöyle sıralayabiliriz:
- Sıfatın öncelikle “kelime konsepti” içinde ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. Ancak, mevcut kaynaklarda, kelimeler ile ilgili yapılan tasniflerin bazı çelişkiler, tutarsızlıklar gösterdiği; dildeki bütün kelimeleri kapsamaktan uzak olduğu anlaşılmaktadır. Bu noktada Türkiye Türkçesindeki kelimelerin yeniden, tutarlı ve kapsamlı bir biçimde tasnif edilmesi gerekmektedir. Bize göre, kelimeleri tasnif ederken sınıf (genre) ve tür (art, species) ayrımını yaparak işe başlamak, bu konudaki birçok karışıklığı giderecektir.
- Sıfat ile ilgili olarak en temel sorun, sıfatın tasnifinde benimsenen yaklaşımdır. Bilindiği gibi sıfatlar, niteleme ve belirtme sıfatları olmak üzere 2’ye ayrılmaktadır. Oysa, niteleme ve belirtme birbirinden çok farklı işlevlerdir. Bu itibarla sıfat sınıfı altında, niteleme sıfatı ve belirtme sıfatı alt-sınıflandırmasının yapılması bize göre doğru değildir. Çünkü, niteleme sıfatları ve belirtme sıfatları anlam, işlev, biçim, kullanım bakımından birbirleriyle derin dilsel ayrılıklar göstermektedirler. Dil bilgisinde sıfat teriminden yalnızca niteleme sıfatları anlaşılmalıdır.
- Niteleme sıfatlarının semantik içerikleri bakımından tasnif edilmesi, bazı araştırmacılar tarafından gereksiz ve imkânsız bir iş olarak değerlendirilmiştir. Oysa, bize göre niteleme sıfatlarının semantik içeriklerine göre gruplandırılması hem teorik gramer açısından, hem konunun değişik düzeylerde öğretimi açısından, hem de niteleme sıfatlarının bağlam içindeki dizilişi ile ilgili genel eğilimlerin belirlenmesi açısından son derece yararlı ve önemlidir. Biz, bu çalışmada niteleme işlevli sıfatları duyu/algı ve bilinç/sezgi ölçütlerini dikkate alarak yeniden tasnif ettik.
“Örnekli Dizin” -tespit edebildiğimiz kadarıyla- kategorik anlamda ilk dizin özelliği taşımaktadır. Bu dizin, kullanım esas alınarak başta Türkçe Sözlükler olmak üzere, çağdaş edebî eserlerden çeşitli yazarlara ait toplam 33 eser tarafımızdan taranarak oluşturulmuştur. Bu bölümün, Türkiye Türkçesindeki niteleme sıfatları açısından araştırmacılar için önemli bir veri tabanı olacağını düşünüyoruz.
Doç. Dr. Engin Yılmaz